Fitness Spor Değil Bir Yaşam Tarzıdır

Hareketsiz bir yaşam, günümüzde artarak çoğalmakta ve sağlığımızı tehdit etmeye başlamış haldedir. Pek çok kişi diyet programlarının yalnız başına kilo vermek için yeterli olacağı gibi yanlış bir inanca sahip. Ancak konunun uzmanları yaşam tarzımızı değiştirmekten bahsediyor ancak bunu nasıl yapabileceğimiz hakkında hemen hiç birimizin çokça bilgisi bulunmuyor.

Ülkemizde; her yıl yaz aylarında, sahiller de fit bir vücut ile hava atarak tatil yapmak için Mart, Nisan aylarında spor salonlarında antrenman yapan, dönemlik spor yapan insan sayısı epey artar.

Hal böyle olunca da düzenli spor yapan fitness severler;”Yine geldiler!” olarak nitelendirirler. Azimlerini ve hırslarını geçici bir zaman odaklayan dönemlik sporcular, er yada geç acı gerçek ile yüzleşerek itiraf edeceklerdir ki; “Düzenli spor yaparken kendimi daha iyi hissediyordum.”

Aslında dürüst düşünmek gerekirse olaya sadece daha iyi bir görünümün dışında bakmak gerekli. Örneğin; kış aylarında hastalık riskini en aza indirmek istemez misin; veya fiziksel ve mental açıdan kendini daha iyi hissetmek istemez misin? Ayrıca tüm bu soruların yanında spor salonunda geçirdiğin zamanın asıl amacı; iyi görünmektir.

Maalesef ki dönemsel spor yapan bireylerin hikayeleri hep birbirine benzer. Mart ayı başında yepyeni spor ekipmanları satın alıp, spor salonu ile anlaşılır, sizi amacınıza en kısa zamanda ulaştıracağına inandığınız supplementi satın alınıp, spor salonuna gideceğini ilk günün heyecanı sarar içini.

Süper ötesi bir iştahla spora başlayarak, günlerini ve saatlerini yaşamlarında yaptıkları bu değişim ile geçirmeye başlarlar. Mart, Nisan, Mayıs derken Haziran hooop yaz gelir ve ayna da gördükleri değişimin kendince yeterli olduğuna karar vererek, sahilde az daha fit bir vücutla piyasa yapmanın tadını çıkarmaya çalışırlar.

Tamam şimdilik her şey buraya kadar normal görünüyor gibi. 3-4 aylık hızlandırılmış spor ve beslenme programı yardımıyla verilen veya alınan kilolar… Peki ya daha sonra?

İnsan vücudunun ihtiyacı olan tek şey her konuda olduğu gibi spor yapmak konusunda da süreklilik yani devamlılıktır. Spor salonlarında geçirdiğin zamanı, temel ihtiyacın olarak görmek, devamlılık bakımından çok önemli bir motivasyon kaynağıdır. Spor yapmak, günlük olarak yaptığın yemek yemek, duş almak veya dinlenmek gibi sıradan doğal bir aktivite ve hayatının bir parçası olmalıdır. Vücudunu 100 metre koşucusu olarak değil de, bir maraton yarışcısı olarak görerek ona bu fırsatı yaratın. Vücudun, yaptığınız bu iyilik karşılığında sana çok daha fazlasını verecektir inanın.

Spor Yaparken Hasta Olmak Mı?

Düzenli spor yapmak grip, nezle, soğuk algınlığı… Yaz, kış senin peşinde koşan bu virüslere ve hastalıklara karşı eşsiz bir koruman olacak. Düzenli spor yapınca güçlenen kas dokun, bağışıklık sistemini direk etkiler ve bu sayede çevrenizde olan salgın ve hastalıklardan korunmuş olacaksın.

 

Daha Dikkatli ve Daha Kararlı Olmalısın

Düzenli spor yapmak sinir sisteminin elektrik akışını düzenler. Yaşamın boyunca atacağın her adımda vereceğin tüm kararlar da daha dikkatli ve daha emin olmanı sağlar. Düzenli spor yapan insanların, doğru karar vermek ve uygulamak için gerekli enerjiye sahip olması en belirgin ortak özellikleridir.

 

Vücut Ağırlığını Kontrol Altına Almalısın

Genel olarak spor yapan herkesin önem verdiği ve özgüven kaynağı olan dış görünüşe olan etkisini ele alabilirim. Spor yapıp kas kütlesi olarak aldığın kilolar veya kas yapını güçlendirmenin sonucu kaybettiğin yağlar ile özgüvenin artacak. Vücudunun dışarıdan nasıl görüneceğine sen karar vermek istemez misin? Vücut tipine göre kas kütlesi kazanarak alacağın veya daha belirgin kaslara sahip bir görüntü kazanmak senin elinde.